LATROST-T 2.5 ml göz damlası Uyarılar

Deva Firması

Güncelleme : 3 Temmuz 2018

Latrost uyarılar, Latrost zararları, Latrost önlemler, Latrost riskler, Latrost yan etkisi, Latrost alerji, Latrost alkol, Latrost hamileler, Latrost emzirme, Latrost araç kullanımı, Latrost fazla alınırsa bilgilerini içerir.

Uyarılar

Sistemik etkiler

Diğer topikal uygulanan oftalmik ilaçlar gibi LATROST-T göz damlası da sistemik olarak emilir. İlacın bileşiminde bulunan beta adrenerjik etkili timolole bağlı olarak, sistemik betaadreneıjik blokerlerle ortaya çıkan kardiyovasküler, pulmoner ve diğer advers etkilerle aynıtipte etkiler görülebilir. Topikal oftalmik kullanım sonrasında görülen sistemik adversolayların oranı sistemik kullanıma göre daha azdır.

Kardiyak bozukluklar:

Kardiyobasküler hastalıkları (koroner kalp hastalığı Prinzmetal angina ve kalp yetmezliği gibi) ve hipotansiyonu olan hastalarda beta blokerler ile tedavi dikkatli değerlendirilmeli vediğer aktif maddeler ile tedavi düşünülmelidir. Kardiyovasküler hastalıkları olan hastalar,hastalığın kötüye gitmesi ve advers reaksiyonlar açısından izlenmelidir.

İletim zamanına negatif etkilerinden dolayı beta blokörler, birinci derece kalp bloğu olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

Timolol uygulamasını takiben, kardiyak reaksiyonlar ve nadir olarak kalp yetmezliğine bağlı ölüm vakaları bildirilmiştir.

Vasküler bozukluklar:

Periferik dolaşım bozukluğu/düzensizliği (Raynaud hastalığı veya Raynaud sendromunun ağır formları gibi) olan hastalar tedavi edilirken dikkatli olunmalıdır.

Solunum bozuklukları:

Bazı oftalmik beta blokörlerin kullanımı ile astım hastalarında bronkospazma bağlı ölüm ile sonuçlanan solunum reaksiyonları bildirilmiştir. LATROST-T hafıf/orta derecede kronikobstruktif akciğer hastalığı (KOAH) olan hastalarda dikkatli olarak ve sadece hastaya yararı,potansiyel riskin üzerinde ise kullanılmalıdır.

Hipoglisemi/diyabet

Beta blokerler, spontan hipoglisemiye eğilimli hastalarda veya labil diyabeti olanlarda, akut hipogliseminin belirti ve semptomlarını maskeleyebileceğinden dikkatli kullanılmalıdır.

Beta blokerler ayrıca hipertriodizm belirtilerini de maskeleyebilirler.

Komeal bozukluklar

Oftalmik beta blokörler göz kuruluğunu indükleyebilirler. Kornea ile ilgili hastalığı olanlarda dikkatli kullanılmalıdır.

Diğer beta blokör ajanlar:

Timololün sistemik beta blokör ilaç alan hastalarda kullanılması halinde, intraoküler basınç üzerine veya sistemik beta blokaja bağlı olarak bilinen etkilerinde artış gözlenebilir. Hastanıncevabı yakinen takip edilmelidir. İki lokal beta blokörün bir arada kullanılması önerilmez.

Anafılaktik reaksiyonlar:

Beta blokerlerle tedavi sırasında, çeşitli alerj enlere karşı atopi hikayesi veya ciddi anafılaktik reaksiyon hikayesi olan hastalar, bu al erj enlerle tekrarlanan maruziyetlerde daha duyarlı halegelebilir ve anafılaktik reaksiyonları tedavi etmek için uygulanan alışılmış adrenalin(epinefrin) dozlarına yanıt vermeyebilirler.

Koroidal ayrılma:

Filtrasyon cerrahileri sonrasında aköz baskılayıcı tedavi (ör. timolol, asetazolamid gibi) uygulanmasıyla koroidde ayrılma bildirilmiştir.

Cerrahi anestezi:

Beta-blokör oftalmik preperatlar adrenalinin sistemik beta agonist etkisini bloke edebilirler.

Hastanın timolol kullandığı anestezi doktoruna bildirilmelidir.

Birlikte uygulanan tedaviler:

İki lokal beta blokelin veya iki lokal prostaglandinin bir arada kullanılması önerilmez.

Oküler etkiler

Latanoprost, iristeki kahverengi pigmentin miktarını artırarak, zamanla göz rengini değiştirebilir. Latanoprost göz damlalarıyla edinilen deneyime benzer olarak,latanoprost+timolol kombinasyonu ile bir yıla kadar tedavi edilen tüm hastaların % 16-20’sinde artan iris pigmentasyonu görülmüştür (fotoğraflara dayanarak). Bu etki özellikleirisin yeşil-kahverengi, sarı-kahverengi veya mavi/gri-kahverengi gibi karışık renkli olduğuhastalarda gözlenmiştir ve irisin stromal melanositlerindeki melanin içeriğinin artmasınabağlıdır. Etkilenmiş gözde tipik olarak pupillaların çevresindeki kahverengi pigmentasyonmerkezden perifere doğru genişler, ancak irisin tümü veya bir bölümü daha kahverengi birgörünüm alabilir. Latanaprostla gerçekleştirilen klinik çalışmalarda, göz renginin homojenmavi, gri, yeşil veya kahverengi olduğu hastalarda, iki yıllık tedavi süresince nadirendeğişiklik gözlenmiştir. İris renk değişikliği yavaş oluşur ve birkaç aydan birkaç yıla kadarfark edilmeyebilir. Değişikliğin herhangi bir semptom veya patolojik değişikliğe nedenolduğu saptanmamıştır.

Beş sene süreyle iris pigmentasyonunu değerlendirmek için yapılan bir klinik çalışmada, latanoprostun kullanımına devam edildiği zaman bile artmış pigmentasyondan dolayı adverssonuç olduğuna dair delil yoktur. Bu sonuçlar 1996’dan itibaren elde edilen pazarlama sonrasıdeneyimle uyumludur. Aynca, artmış iris pigmentasyonu gelişmesinden bağımsız olarakintraoküler basınç azalmaları benzerdir. Böylelikle, artmış iris pigmentasyonu gelişenhastalarda latanoprost ile tedaviye devam edilebilir. Bu hastalar düzenli olarak kontroledilmeli ve klinik duruma göre gerekirse tedavi kesilmelidir.

Artmış iris pigmentasyonunun başlangıcı tipik olarak tedavinin ilk yılı içinde, nadiren ikinci veya üçüncü yılında olur ve tedavinin dördüncü yılmdan sonra görülmez. İris pigmentasyonugelişme hızı zamanla azalır ve beş yılda stabil olur. Artan pigmentasyonun etkisi beş yıldansonraki dönemde değerlendirilmemiştir.

Tedavinin kesilmesini takiben kahverengi iris pigmentindeki artış devam etmez, ancak ortaya çıkmış olan renk değişikliği kalıcı olabilir.

İris üzerindeki ben ve çiller ise tedaviden etkilenmez.

Trabeküler ağ veya ön kamarada başka bir yerde pigment birikimi gözlenmemiştir, ancak hastalar düzenli olarak muayene edilmeli ve iris pigmentasyonunda artış ortaya çıkarsa tedavikesilmelidir.

Tedavinin uygulamaya konulmasından önce hastalar, göz renginde değişiklik olabileceği konusunda bilgilendirilmelidir. Tek taraflı tedavi, iki gözün kalıcı olarak birbirinden farklırenkte olmasına neden olabilir.

Enfıamatuvar, neovasküler veya kronik açı kapanması glokomda, psödofakik hastalardaki açık açılı glokomda ve pigmenter glokomda latanoprost ile klinik deneyim yoktur.Latanoprostun pupilla üzerinde etkisi yoktur veya azdır, ancak akut kapalı açılı glokomataklannda klinik deneyim bulunmamaktadır. Bu nedenle, daha fazla deneyim elde edilinceyekadar LATROST-T’nin bu durumlarda dikkatli kullanılması önerilir.

Latanoprostla tedavi sırasında, kistoid maküler ödemin de dahil olduğu maküler ödem vakaları bildirilmiştir. Bu raporlar çoğunlukla afakik hastalarla, posterior lens kapsülündeyırtılma olan psödofakik hastalarla veya maküler ödem açısından risk faktörü bulunanhastaları kapsamaktadır. LATROST-T bu hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

LATROST-T kullanımı ile ilişkili olarak geri dönüşümü olabilen göz kapağı derisinde koyulaşma bildirilmiştir.

LATROST-T ile tedavi edilen gözün kirpiklerinde ve ayva tüylerinde tedrici değişiklikler olabilir; bu değişiklikler uzunluk, kalınlık, pigmentasyon ve kirpik veya vellus kıllarınınsayısında artış ve kirpiklerin yanlış yönde büyümesidir. Kirpik değişiklikleri tedavikesildikten sonra geri dönüşümlüdür.

Kontakt lens kullanımı

LATROST-T, oftalmik ürünlerde koruyucu madde olarak yaygın kullanılan benzalkonyum klorür içerir. Benzalkonyum klorürün noktalı keratopati ve/veya toksik ülseratif keratopatiyeyol açtığı bildirilmiştir; gözde iritasyona ve yumuşak kontak lenslerde renk kaybına nedenolabilir. Yumuşak kontakt lensler benzalkonyum klorürü absorbe edebileceğinden temasındankaçınılmalıdır (bkz. Bölüm 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli). Uygulamadan önce kontaktlensler çıkartılmalı ve en az 15 dakika sonra takılmalıdır. Göz kuruluğu olan hastalarda veyakorneanın risk altında olduğu koşullarda sık veya uzun süreli LATROST-T kullanımıyakından izleme gerektirir (bkz. Bölüm 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli).

LATROST-T, herpetik keratit öyküsü olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır, aktif herpes simpleks keratiti olgularında ve özellikle prostaglandin analogları ile ilişkili yineleyenherpetik keratit öyküsü olan hastalarda kullanımından kaçınılmalıdır.

Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

Göz damlasının damlatılması, diğer göz ilaçlarında da olduğu gibi, geçici olarak görme bulanıklığına neden olur. Bu durum geçinceye kadar, hastalar araç ve makinekullanmamalıdır.