STOCRIN 600 mg 30 film tablet Uyarılar

Merck Sharp Dohme Firması

Güncelleme : 3 Temmuz 2018

Stocrin uyarılar, Stocrin zararları, Stocrin önlemler, Stocrin riskler, Stocrin yan etkisi, Stocrin alerji, Stocrin alkol, Stocrin hamileler, Stocrin emzirme, Stocrin araç kullanımı, Stocrin fazla alınırsa bilgilerini içerir.

Uyarılar

Efavirenz tek başına IIIV tedavisi için kullanılmamalıdır ya da başarılı olmamış bir tedavi rejimine tek başına eklenmemelidir. Diğer tüm nükleozid olmayan revers transkriptaz inhibitörlerinde(NNRTI) olduğu gibi, efavirenz de tek başına uygulandığındahızla viral direnç gelişir. Efavirenz ilebirlikte uygulanacak yeni antiretroviral ilaçlann seçiminde potansiyel viral çapraz direnç göz önündebulundurulmalıdır (bkz. bölüm 5.1).

Doz ayarlaması için gerekli olmadıkça (örn., rifampisin ile), efavirenz’in emtrisitabin, efavirenz ve tenofovir disoproksil fumaratın üçünü bir arada içeren sabit kombinasyon tableti ile birlikteuygulanması önerilmez.

Gingko biloba ekstraktlannın eş zamanlı kullanımı Önerilmez (bkz. bölüm 4.5).

Doktorlar STOCRİN ile birlikte tıbbi ürünler reçete!eyecekleri zaman o ilaçların Kısa Ürün Bilgilerini de dikkate almalıdırlar.

Mevcut antiretroviral tedavinin (efavirenz dahil) cinsel temas veya kan kontaminasyonu yoluyla HIV bulaşma riskini ortadan kaldırdığının kanıtlanmadığı konusunda hastalar bilgilendirilmelidir.Uygun tedbirler alınmaya devam edilmelidir.

İntolerans şüphesiyle bir kombinasyon rejimindeki herhangi bir antiretroviral tıbbi ürüne ara verildiğinde, diğer tüm antiretroviral tıbbi ürünlerin de aynı anda sonlandın İması ciddi şekildedeğerlendirilmelidir. İntolerans belirtileri düzeldikten sonra antiretroviral tıbbi ürünlerin tedavisineaynı anda tekrar başlanılmalıdır. İntermitant tekli tedavi ve antiretroviral ilaçları tedaviye sıraylaeklemek tavsiye edilmez, çünkü bu viral direnç virüs gelişmesi potansiyelini artırabilir.

Döküntü: Efavirenzle yapılan klinik çalışmalarda genellikle tedavinin devamında ortadan kalkan orta-hafıf derecede döküntü bildirilmiştir. Uygun antihistaminler ve/veya kortikosteroidler tolereedilebilirliği artırabilir ve döküntünün iyileşmesini hızlandırır. Efavirenzle tedavi edilen hastaların% Tinden azında döküntü ile ilişkili bül, nemli deskuamasyon veya ülserasyon bildirilmiştir. Eritemamultiforme veya Stevens-Johnson sendromu insidansı yaklaşık %0.1’dir. Bül, deskuamasyon,mukozanın dahil olduğu veya ateşin eşlik ettiği şiddetli döküntü gelişimi durumunda, efavirenztedavisi sona erdirilmelidir. Eğer efavirenz tedavisine son verilmişse dirençli virüs gelişimini

engellemek amacıyla diğer antiretroviral ilaçlarla tedaviye ara verilmesi de düşünülmelidir (bkz. bölüm 4.8).

Diğer NNRTI (non-nükleozid revers transkriptaz inhibitörleri) sımfı antiretroviral ajanları bırakan hastalarda efavirenz deneyimi sınırlıdır (bkz, bölüm 4.8). Başka bir NNRTI alınırken yaşamı tehditeden kütanöz bir reaksiyon (örn. Stevens-Johnson sendromu) yaşayan hastalara efavirenzÖnerilmemektedir.

Psikiyatrik semptomlar: Efavirenz ile tedavi edilen hastalarda psikiyatrik advers reaksiyonlar bildirilmiştir. Daha önceden psikiyatrik bozukluk geçmişi olan hastalarda ciddi psikiyatrik adversreaksiyon oluşma riski daha fazladır. Özellikle daha önceden depresyon geçmişi olan hastalardaşiddetli depresyon daha yaygın olarak ortaya çıkmıştır. Pazarlama sonrasında şiddetli depresyon,intiharla ölüm, hezeyanlar ve psikoz benzeri davranışlar rapor edilmiştir. Hastalar eğer şiddetlidepresyon, intihar eğilimi veya psikoz belirtileri gösteriyorlarsa hemen doktorlarıyla temasageçmeleri konusunda uyarılmalıdır. Belirtiler efavirenz kullanımı ile ilgili olabilir ve bu durumdatedaviye devam etmenin yararları ile risklerinden hangisinin daha ağır bastığı değerlendirilmelidir(bkz. bölüm 4.8).

Sinir sistemi semptomları: Klinik çalışmalarda günde 600 mg efavİrenz alan hastalarda sık bildirilen istenmeyen etkiler; baş dönmesi, uykusuzluk, somnolans, konsantrasyon bozukluğu ve anormalrüyalar olup, bunlarla sınırlı değildir (bkz. bölüm 4.8). Sinir sistemi semptomları genellikle tedavininilk veya ikinci günlerinde ortaya çıkar ve genellikle ilk 2-4 haftada sona erer. Eğer bu türsemptomlar görülürse hastalara bunların tedavinin devamında iyileşeceği ve daha az sıklıkta görülenpsikiyatrik belirtilerin başlangıcının bir habercisi olmadığı anlatılmalıdır.

Nöbetler; Genellikle daha önce nöbet geçirdiği bilinen hastalarda, efavirenz ile konvülziyonlara gözlenmiştir. Primer olarak karaciğerde metabolize edilen antikonvülzan tıbbi ürünleri eş zamanlıalan hastalarda (örneğin fenitoin, karbamazepİn, fenobarbital) plazma seviyelerinin periyodik olarakmonitorize edilmesi gerekebilir. Bir ilaç etkileşim çalışmasında karbamazepİn ve efavirenz birlikteuygulandığında karbamazepinin plazma konsantrasyonları azalmıştır (bkz. bölüm 4.5). Nöbetgeçmişi olan tüm hastalarda dikkatli davranılmalıdır.

Hepatik olaylar: Karaciğer yetmezliğine ilişkin pazarlama sonrası bildirimlerden çok azı, önceden karaciğer hastalığı veya diğer tanımlanabilir risk faktörleri olmayan hastalar için yapılmıştır (bkz.bölüm 4.8). Önceden karaciğer disfonksiyonu veya diğer risk faktörleri olmayan hastalar için

0 karaciğer enzim izlemesi düşünülmelidir.

Yiyeceklerin etkisi: STOCRIN’in yiyeceklerle birlikte uygulanması efavirenz maruz kalımını artırabilir (bkz. bölüm 5.2) ve advers reaksiyonların sıklığında artışa neden olabilir (bkz. bölüm 4.8).STOCRIN’in aç kamına ve yatmadan önce alınması önerilmektedir.

İmmün reaktivasyon sendromu: Kombine antiretroviral tedavinin (CART) başlangıcında şiddetli immün yetmezliği bulunan HIV enfeksiyonlu hastalarda, asemptomatİk veya rezidüel fırsatçıpatojenlere karşı İnflamatuvar yanıt gelişebilir ve bu, ciddi klinik durumlara veya semptomlarınkötüleşmesine yol açabilir. Tipik olarak bu reaksiyonlar CART başlangıcından itibaren ilk haftalarile ilk aylar arasında gözlemlenmiştir. Bununla ilgili örnekler, sitomegalovirüs retiniti, genel ve/veyafokal mikobakteri enfeksiyonları ve Pneumocystis jiroveci (eski adıyla Pneumocystis carimi)pnömonisidir. Bütün yangı semptomları değerlendirilmeli ve gerektiğinde tedavi başlatılmalıdır.İmmün reaktivasyon zemininde otoimmün bozukluklar da bildirilmiştir (Graves hastalığı gibi);ancak bozukluğun başlangıcına kadar süre daha değişkendir ve bu olaylar tedaviye başlandıktanbirkaç ay sonra ortaya çıkabilir.

Lipodisirofi ve metabolik anormallikler: HIV hastalarında kombine antiretroviral tedavi vücut

yağlarında yeniden dağılım (lipodistrofi) ile ilişkilendirilmektedir. Bu durumun uzun süreli sonuçlan hakkında veri yoktur. Mekanizma hakkındaki bilgiler yetersizdir. Vİseral lipomatoz ve PİTer,lipoatrofi ve NRTI’lar arasında bir bağlantı olduğu hipotezi vardır. Yaşlılık, ilaçla ilişkili faktörler,örneğin daha uzun süreli antiretroviral tedavi alma ve metabolik bozukluklar gibi bireysel faktörlerile yüksek lipodistrofi riski arasında ilişki bulunmaktadır. Klinik muayenede yağların tekrardağılımının fiziksel belirtileri de değerlendirilmelidir. Açlık kan şekeri ve serum yağlarının ölçümügöz önünde bulundurulmalıdır. Lipid bozukluklan klinik olarak uygun şekilde tedavi edilmelidir(bkz. bölüm 4.8).

Osteonekroz: Etiyolojisi pek çok faktörden oluşsa da (kortikosteroid kullanımı, alkol tüketimi, şiddetli immün yetmezlik, yüksek vücut -kütle endeksi) özellikle ilerlemiş HIV hastalığı olanve/veya uzun süreli kombine antiretroviral tedavi (CART) alan hastalarda osteonekroz vakalarıbildirilmiştir. Hastalara eklemlerde ağrı ve sızı, eklem tutukluğu veya hareket etmede güçlükhissettiklerinde doktora başvurmaları öğütlenmelidir.

özel popülasyonlar:

Karaciğer hastalığı: Efavirenz, şiddetli karaciğer bozukluğu olan hastalarda kontrendikedir (bkz. bölüm 4.3 ve 5.2) ve doz ayarlaması gerekip gerekmediğine karar vermek için yeterli veriolmadığından orta derecede karaciğer bozukluğu olan hastalarda Önerilmemektedir. Efavirenzinsitokrom P450 aracılı metabolizması ve kronik karaciğer hastalığı olan kişilerde sınırlı klinikdeneyim olması nedeniyle efavirenz hafif dereceli karaciğer hastalığı olan kişilere uygulanırkendikkatli olunmalıdır. Hastalar dozla ilişkili advers reaksiyonlar ve özellikle sinir sistemindeoluşabilecek etkiler için dikkatle izlenmelidir. Karaciğer hastalıklarım değerlendirmek için periyodikaralıklarla laboratuvar testleri yapılmalıdır (bkz. bölüm 4.2).

Altta yatan belirgin karaciğer hastalığı olan kişilerde efavirenzin güvcnlilik ve etkinUliğİ belirlenmemiştir. Kombine antiretroviral tedavi alan kronik hepatit B veya C’li hastalarda şiddetli vepotansiyel olarak ölümcül hepatik advers reaksiyonların riski artmaktadır. Kronik aktif hepatit dahilönceden karaciğer fonksiyon bozukluğu bulunan hastalarda kombine antiretroviral tedavi sırasındadaha fazla sıklıkta karaciğer fonksiyon bozukluğu görülebilir ve standart uygulamalar gereğinceizlenmesi gerekir. Karaciğer hastalığında kötüleşme kanıtları varsa veya serum transaminazlannormal aralığın üst sınırına göre 5 kattan daha fazla yüksekse efavirenz tedavisine devamedilmesinin faydalan ve ciddi karaciğer toksisitesi için potansiyel riskler arasında değerlendirmeyapılmalıdır. Bu tür hastalarda tedaviye ara verilmesi veya durdurulması düşünülmelidir (bkz bölüm4.8).

Karaciğer toksisitesi ile ilişkili diğer tıbbi ürünlerle tedavi gören hastalarda da karaciğer enzimlerinin monitorize edilmesi önerilir. Hepatit B veya C için birlikte antiviral tedavi uygulandığı durumlardabu tıbbi ürünlerin ürün bilgilerine de mutlaka başvurulmalıdır.

Böbrek yetmezliği: Böbrek yetmezliği olan hastalarda efavirenzin famıakokinetikleri ile ilgili çalışma yapılmamıştır; ancak efavirenzin %1’inden daha azı idrar ile değişmeden atılır ve bu nedenleböbrek yetmezliğinin efavirenzin atılmasına olan etkisi çok düşük olarak kabul edilir (bkz. bölüm4.2). Şiddetli böbrek yetmezliği olan hastalarda edinilmiş bir deneyim bulunmadığından bupopülasyonda güvenliliğin yakından izlenmesi önerilir.

Gerivatrik ponülasvon: Yaşlı hastalarda genç hastalar ile farklı yanıt alınıp alınmadığına dair yapılan klinik çalışmalarda yeterli sayıda hasta değerlendirilmemiştir.

Pedivatrik popülasvon: Efavirenz 3 yaşından küçük veya vücut ağırlığı 13 kg’dan az olan çocuklarda değerlendirilmemiştir. Bu nedenle efavirenz 3 yaşın altındaki çocuklara verilmemelidir.

48 haftalık periyotta efavirenz ile tedavi edilen 57 çocuktan 26’sında (%46) döküntü bildirilmiştir ve bunların üçünde döküntü şiddetli olmuştur. Çocuklarda efavirenz tedavisine başlamadan önce uygunantihistam iniklerle profilaksi düşünülebilir.

Laktoz: Bu ürün her 600 mg’lık dozunda 250 mg laktoz içerir.

Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz eksikliği ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu tıbbi ürünü kullanmamaları gerekir.

Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

Efavirenz, baş dönmesi, konsantrasyon bozukluğu ve/veya uyku-haline neden olabilir. Hastalar bu tür semptomlar gösterdikleri takdirde araç ve makine kullanımı gibi potansiyel olarak tehlike vericieylemlerde bulunmamaları hakkında bilgilendirilmelidirler.