NODIZIL 600mg/300 ml intravenoz infüzyon için çözelti içeren flakon Uyarılar

Generica Firması

Güncelleme : 3 Temmuz 2018

Nodizil uyarılar, Nodizil zararları, Nodizil önlemler, Nodizil riskler, Nodizil yan etkisi, Nodizil alerji, Nodizil alkol, Nodizil hamileler, Nodizil emzirme, Nodizil araç kullanımı, Nodizil fazla alınırsa bilgilerini içerir.

Uyarılar

NODİZİL alan hastalarda geri dönüşümlü miyelosüpresyon (anemi, lökopenı, pansitopeni ve trombositopeni dahil) rapor edilmiştir. Takip edilmiş vakalarda, etkilenen hematolojikparametreler, NODİZİL tedavisi bırakıldığında tedavi öncesi değerlere doğru yükselmiştir. Buetkilerin riskinin tedavi süresi ile ilgili olduğu görülmektedir. Tam kan sayımı, NODİZİL alanhastalarda, özellikle iki haftadan daha uzun süreyle kullananlarda, daha öncedenmiyelosüpresyonu olanlarda, birlikte miyelosüpresyon yapan başka ilaç alanlarda, kronikenfeksiyon için daha önce veya birlikte antibiyotik tedavisi alanlarda, haftada bir izlenmelidir.Miyelosüpresyon gelişen veya şiddeti artan hastalarda NODİZİL tedavisinin kesilmesidüşünülmelidir.

Linezolid ile tedavi edilen yaşlı hastalar, kan diskrazileri oluşumu açısından genç hastalara göre daha yüksek risk altında olabilir. Diyaliz alıp almamalarından bağımsız şekilde, ağır böbrekyetmezliği olan hastalarda trombositopeni daha sık meydana gelebilir. Bu nedenle, aşağıdakihastalarda kan sayımının yakından izlenmesi önerilmektedir: mevcut anemisi, granülositopeniveya trombositopenisi olan; hemoglobin düzeylerini düşürmesi, kan sayımını azaltması veyatrombosit sayısını ya da fonksiyonunu istenmeyen şekilde etkilemesi olası ilaçları eş zamanlıkullanan; ağır böbrek yetmezliği olan; 10-14 günden fazla tedavi alan hastalar. Linezolid bu tiphastalarda yalnızca, hemoglobin düzeylerinin, kan sayımının ve trombosit sayısının yakındanizlenmesi mümkün olduğunda uygulanmalıdır.

Linezolid tedavisi sırasında önemli düzeyde miyelosüpresyon meydana gelirse tedavi sonlandırılmalıdır; tedaviye mutlaka devam edilmesinin gerektiği durumlarda, kan sayımı dikkatlişekilde izlenmeli ve uygun tedavi stratejileri kullanılmalıdır.

Buna ek olarak, linezolid alan hastalarda başlangıçtaki kan sayımından bağımsız şekilde, haftada bir kez tam kan sayımının (hemoglobin düzeyleri, trombosit sayısı ve toplam ile farklılaşmışlökosit sayıları) izlenmesi önerilmektedir.

İnsani amaçlı ilaca erken erişim çalışmalarında, önerilen maksimum 28 günlük tedaviden daha uzun süre linezolid alan hastalarda ciddi anemi insidansı daha yüksek bildirilmiştir. Bu hastalardadaha sık olarak kan transfüzyonu gerekmiştir. 28 günden daha uzun linezolid tedavisi alanhastalarda daha fazla olgu meydana gelmesiyle birlikte, kan transfüzyonu gerektiren anemiolguları pazarlama sonrası dönemde de bildirilmiştir.

Pazarlama sonrası dönemde sideroblastik anemi olguları bildirilmiştir. Başlangıç zamanı bilinen durumlarda, hastaların çoğu 28 günden fazla linezolid tedavisi almıştır. Hastaların büyük bölümü,anemileri için tedavi uygulansın veya uygulanmasın, linezolidin sonlandırılmasının ardındantamamen veya kısmen iyileşmiştir.

İntravasküler kateterle ilişkili ciddi enfeksiyonu olan hastalarda yapılan; linezolidi vankomisin/dikloksasilin/oksasilin ile karşılaştıran açık etiketli çalışmada, NODİZİL ile tedaviedilen hastalarda daha fazla mortalite görülmüştür [78/363 (%2l.5)’e oranla 58/363 (%16.0)].Mortalite oranım etkileyen başlıca faktör, başlangıçtaki Gram pozitif enfeksiyon durumuydu.Mortalite oranları, sadece Gram pozitif organizmaların (Odds oranı 0.96; %95 güven aralığı: 0.58-1.59) neden olduğu enfeksiyonlu hastalarda benzer olmuştur, ancak başlangıçta Gram pozitifdışında herhangi bir patojeni olan veya hiç patojen saptanmamış olan (Odds oranı 2.48; %95 güvenaralığı: 1.38-4.46) linezolid tedavi grubundaki hastalarda belirgin ölçüde (p=0.0162) daha fazlabildirilmiştir. En büyük dengesizlik tedavi sırasında ve ilacın kesilmesini takiben 7 gün içindeolmuştur. Çalışma sırasında Gram negatif patojenlerin edinilmesi ve Gram negatif patojenler vepolimikrobiyal enfeksiyonların neden olduğu ölüm, linezolid grubundaki hastalarda daha fazlagörülmüştür. Bundan dolayı, komplike deri ve yumuşak doku enfeksiyonlarında, NODİZİL Gramnegatif organizmalara bağlı enfeksiyonların eşlik ettiği biliniyor veya şüpheleniliyor ise, sadecebaşka bir alternatif tedavi seçeneğinin olmadığı durumda kullanılmalıdır (bkz. Bölüm 4.1Terapötik endikasyonlar). Bu durumda, Gram negatif organizmalara karşı tedavi eşzamanlı olarakbaşlatılmalıdır.

NODİZİL’in Gram negatif patojenlere karşı klinik etkinliği yoktur ve Gram negatif enfeksiyon tedavisinde endike değildir. Eş zamanlı bir Gram negatif patojen saptanırsa ya da şüphelenilirsespesifik bir Gram negatif etkili antibakteriyel tedavi gerekir (bkz. Bölüm 4.1 Terapötikendikasyonlar).

Antibakteriyel ajanların (linezolid dahil) hemen hepsiyle, ciddiyeti hafiften, yaşamı tehdit eden dereceye kadar değişebilen psödomembranöz kolit rapor edilmiştir. Bu nedenle, herhangi birantibakteriyel ajanın uygulamasını takiben diyare ortaya çıkan hastalarda, bu tanı göz Önündebulundurulmalıdır. Antibiyotik ile ilişkili kolit varlığında veya şüphesinde linezolid kullanımınındurdurulması gerekli olabilir. Uygun yaklaşımlar değerlendirilmelidir. Bu durumda, peristaltizmiinhibe eden ilaçlar kontrendikedir.

Clostridium difficile ile ilişkili diyare (CDAD), linezolid dahil çoğu antibakteriyel ajanların kullanımıyla rapor edilmiştir ve hafif dereceli diyareden fatal kolite kadar değişkenlik gösterebilir.Antibakteriyel ajanlar ile tedavi, C. Difficile’’nin aşırı çoğalmasını sağlayacak şekilde kolonunnormal florasını değiştirmektedir.

C.difficile, CDAD’ya neden olan A ve B toksinleri üretir. C.difficile’İn aşırı toksin üreten suşları, artmış morbidite ve mortaliteye sebep olur; bu enfeksiyonlar antimikrobiyal terapiye refrakterolabilirler ve hastalar kolektomiye gereksinim duyabilirler. Antibiyotik kullanımı sonrası diyaregelişen tüm hastalarda CDAD olasılığı göz önünde bulundurulmalıdır. CDAD’nm antibakteriyelajanların verilişinden 2 ay sonra ortaya çıktığı rapor edildiği için medikal hikayeye dikkatedilmelidir.

Antibiyotik ilişkili diyare veya antibiyotik ilişkili kolitten şüphelenildiğinde veya tespit edildiğinde antibiyotik tedavisi kesilmelidir.

CDAD teşhisi konduktan sonra, uygun tedavi yöntemlerine başlanmalıdır. CDAD hafif vakaları genellikle sadece ilacın kesilmesine cevap verir. Ortadan ciddi dereceye kadar olan vakalarda sıvıve elektrolit tedavisi, protein takviyesi ve Clostridium difficile’ye karşı klinik olarak etkiliantibakteriyel ajan ile tedavi dikkate alınmalıdır.

Linezolİd (geri dönüşümlü non selektif MAO inhibitörü) tedavisi ile birlikte insülin veya oral hipoglisemik ajan alan diabetes mellitusu olan hastalarda pazarlama sonrası semptomatikhipoglisemi rapor edilmiştir. Bazı MAO inhibitörleri insülin veya hipoglisemik ajan kullanandiyabet hastalarında hipoglisemik epizod ile ilişkilendirilmiştir. Linezolid ve hipoglisemi arasındailişki belirlenmemiş olsa da diyabet hastaları linezolid kullanırken potansiyel hipoglisemikreaksiyon riskine karşı dikkatli olmalıdır. Hipoglisemi ortaya çıkarsa insülin veya oralhipoglisemik ajan dozunun düşürülmesi ya da insülin, oral hipoglisemik ajan veya linezolidtedavisinin durdurulması gerekebilir.

Linezolid, mitokondriyel protein sentezini inhibe eder. Bu inhibisyonun sonucunda laktik asidoz, anemi ve nöropati (optik ve periferik) gibi advers olaylar meydana gelebilir; ilaç 28 günden uzunsüre kullanıldığında bu olaylar daha yaygın görülür.

NODİZİL ile tedavi edilen hastalarda periferik nöropati, optik nöropati ve bazen görme kaybına kadar ilerleme gösteren optik nörit rapor edilmiştir. Bu hastaların çoğu önerilen en uzun tedavisüresi olan 28 günden daha fazla süreyle tedavi gören hastalardır. Özellikle 28 günden uzun süreNODİZİL kullanan hastalarda, periferik ve optik nöropati vakaları bildirilmiştir.

Periferik veya optik nöropati oluşması durumunda, NODİZİL kullanımına devam edilmesi, potansiyel risklere karşı değerlendirilmelidir.

Görüş keskinliğinde değişiklikler, görüşte renk değişiklikleri, bulanık görme veya görme alanı bozukluğu gibi görüş bozukluğu belirtileri ortaya çıkarsa, derhal bir oftalmik inceleme yapılmasıönerilir. Uzun süreyle (3 ay veya daha fazla) NODİZİL alan tüm hastalarda ve NODİZİLtedavisinin uzunluğuna bakmaksızın görmede yeni bozukluk belirtileri rapor edilen tüm hastalardagörme fonksiyonu izlenmelidir.

Güncel olarak veya yakın zamanda tüberküloz tedavisi için antimikrobiyal ilaçlar alan hastalarda linezolid kullanıldığında nöropatilerin riski artabilir.

NODİZİL kullanımı ile laktik asidoz rapor edilmiştir. NODİZİL alan hastalarda rekürren bulantı veya kusma, karın ağrısı, düşük bikarbonat düzeyi veya hiperventilasyon dahil belirti vesemptomlar gelişen hastalara acil tıbbi müdahale uygulanmalıdır. Laktik asidoz oluşmasıdurumunda, linezolid tedavisine devam edilmesinin yararlan, potansiyel risklere karşıdeğerlendirilmelidir.

NODİZİL ile tedavi edilen hastalarda konvülsiyonlar rapor edilmiştir. Bunların çoğunda, nöbet hikayesi veya nöbet oluşturacak risk faktörleri olduğu bildirilmiştir. Hastalar herhangi bir nöbethikayeleri olması durumunda doktoruna bu konuda bilgi vermelidir.

Linezolid, monoamin oksidazın (MAOI) geri döndürülebİlir seçici olmayan bir inhibitörüdür; bununla birlikte, bakteriye! tedavi için kullanılan dozlarda herhangi bir anti-depresif etkigöstermez. MAO inhibisyonu açısından risk oluşturabilen altta yatan hastalığı ve/veya eş zamanlıilaç kullanımı olan hastalara uygulandığında linezolidin güvenliliği konusunda ve ilaç etkileşimçalışmalarından elde edilen veriler çok sınırlıdır. Bu nedenle, ilacı kullanan kişinin yakındangözlenmesi ve takibi mümkün olmadıkça, bu koşullar altında linezolid kullanımıönerilmemektedir (bkz. bölüm 4.3 Kontrendikasyonlar ve 4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimlerve diğer etkileşim şekilleri).

Selektif serotonin geri alım inhibitörleri (SSR1) gibi antidepresanlar dahil serotonerjik ajanların linezolid ile birlikte alınmasıyla ilişkili olarak serotonin sendromu rapor edilmiştir. Bu yüzden çokgerekli olmadıkça linezolid ve serotonerjik ajanların birlikte kullanımı kontrendikedir.

NODİZİL ve serotonerjik ajanların birlikte alınması klinik olarak uygun olduğu durumda, hastalar, kognitif fonksiyon bozukluğu, hiperpireksİ, hiperrefleksi ve koordinasyon bozukluğu gibiserotonin sendromu bulgu ve belirtileri bakımından yakinen izlenmelidir. Bulgu ve belirtilerinortaya çıktığı durumlarda, İlaçlardan birinin veya her ikisinin de kesilmesi düşünülmelidir.Serotonerjik ajanın birlikte alımına son verildiyse, kesilme belirtileri gözlenebilir.

Sağlıklı gönüllülerde, linezolidin rifampinle beraber verilmesi sonucu linezolidin Cma* değerinde %21 azalma ve EAA değerinde %32 azalma gözlenmiştir. Bu etkileşimin klinik önemibilinmemektedir.

Hastalar, tiramin açısından zengin gıdalardan bol miktarda tüketmemeleri konusunda uyarılmalıdır (bkz. bölüm 4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri).

Linezolid tedavisinin normal floraya olan etkisi klinik çalışmalarda değerlendirilmemiştir.

Antibiyotik kullanımı zaman zaman şüpheli olmayan organizmaların aşırı çoğalmasına neden olur. Örneğin klinik çalışmalar sırasında, önerilen linezolid dozunu alan hastaların yaklaşık %3’ündeilaçla ilişkili kandidiyazis meydana gelmiştir. Tedavi sırasında süperenfeksiyon oluşmasıdurumunda, uygun önlemler alınmalıdır.

NODİZİL, kontrol edilmemiş hipertansiyonu, feokromositoması, karsinoid sendromu veya tedavi edilmemiş hipertiroidizmi olan hastalarda kullanılmamalıdır, (bkz. Bölüm 4.3)

Özel popülasyonlar

Linezolid, ağır böbrek yetmezliği olan hastalarda dikkatli şekilde kullanılmalı ve yalnızca, beklenen yararın teorik riskten fazla kabul edilmesi durumunda verilmelidir (bkz. bölüm 4.2Pozoloji ve uygulama şekli ve 5.2 Farmakokinetik Özellikler)

Linezolidin, ağır karaciğer yetmezliği olan hastalara yalnızca, beklenen yararın teorik riskten fazla olması durumunda verilmesi önerilmektedir (bkz. bölüm 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli ve 5.2Farmakokinetik Özellikler)

Fertilite bozukluğu

Linezolid, insanlarda beklenene yaklaşık olarak eşit düzeyde maruz kalan yetişkin erkek sıçanlarda geri döndürülebilir şekilde fertiliteyi azaltmış ve anormal sperm morfolojisine neden olmuştur;linezolidin erkek bireylerde üreme sistemi üzerindeki olası etkileri bilinmemektedir (bkz. bölüm

5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri).

Klinik çalışmalar

Güvenlilik ve etkililik 28 günden uzun periyotlarda uygulandığı durumlarda belirlenmemiştir.

Kontrollü klinik çalışmalar; dekübitus veya iskemik lezyonları, ağır yanıkları veya gangreni olan hastaları içermemiştir. Bu nedenle, bu durumların tedavisinde linezolidin kullanımıyla ilgilideneyimler sınırlıdır.

Bu tıbbi ürün her 1 ml’sinde 0,4 mg sodyum ihtiva eder. Bu durum, kontrollü sodyum diyetinde olan hastalar için göz önünde bulundurulmalıdır.

Bu ürün her 1 ml’sinde 45,7 mg glukoza eşdeğer dekstroz monohidrat içerir. Bu, diabetes mellitus hastalarında göz önünde bulundurulmalıdır.

Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

’de tarif edildiği gibi) muhtemel olduğundan, bu belirtiler ortaya çıktığında araçve makine kullanmamaları gerektiği hususunda uyarılmalıdırlar.