FERRIPROX 100 mg/ml 500 ml şurup {Chiesi} Farmakolojik Özellikleri

Chiesi Firması

Güncelleme : 3 Temmuz 2018

5.   FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER

5.1. Farmakodinamik özellikler

Farmakoterapötik grup: Demir şelasyon ajanı, ATC kodu V03AC02

Etkin madde, demire 3:1 molar oranda bağlanan bir bidentat ligand olan deferiprondur (3 hidroksi- 1 ,2-dimetilpiridin-4-on).

Klinik çalışmalar deferipronun, transfüzyona bağımlı talasemi hastalarında demir atılımını teşvik etmede ve günde 3 kez 25 mg/kg dozda uygulandığında, serum ferritin miktarına göre belirlenen demir birikimindeki artışı önlemede etkili olduğunu göstermiştir. Bununla birlikte, şelasyon tedavisi ile, organlarda demirin neden olduğu harabiyeti engellemek mümkün olmayabilir.

Deferipron, iki adet Faz III çalışmada 247 hasta üzerinde ve onaylı olmayan endikasyonlarda kullanım programı şeklinde araştırılmıştır. Çalışmalarda, primer etkililik kriteri olarak serum ferritin düzeyleri esas alınmıştır. İki yıl süren bir çalışmada, deferipron ile deferoksamin karşılaştırılmıştır. Her iki tedavi grubunda da ortalama serum ferritin düzeyleri birbirinden istatistiksel olarak anlamlı bir fark göstermemekle birlikte, deferipron tedavisi gören hastalarda karaciğerdeki ortalama demir konsantrasyonu, deferoksamin tedavisi gören hastalara kıyasla daha fazla artış göstermiştir. Bu nedenle önerilen dozlarda kullanılan deferipron, deferoksamine kıyasla daha az etkili olabilmektedir.

5.2. Farmakokinetik özellikler

Emilim

Deferipron, gastrointestinal kanalın üst bölümünden hızlı şekilde absorbe olmaktadır Aç bırakılan hastalarda doruk serum konsantrasyonunun, tek dozu izleyen 45-60 dakika içinde meydana geldiği bildirilmiştir. Tok hastalarda bu süre 2 saate kadar çıkabilmektedir.

Yiyecekle birlikte alınan deferipronun absorpsiyonunda herhangi bir azalma olmamakla birlikte, 25 mg/kg’lık bir dozu takiben, doruk serum konsantrasyonları tok hastalarda (85 ^mol/l), açlara kıyasla (126 ^mol/l) daha düşük gerçekleşmiştir.

Dağılım

0.01-0.2 mM’lik konsantrasyon aralığında deferipron, serum proteinlerine düşük (%10’un altında) bağlanma göstermiştir. Talasemi hastalarında deferipronun dağılım hacmi (Vd) dozaj programına bağlı olarak 1.55 veya 1.73 l/kg, sağlıklı deneklerde ise 1 l/kg’dır.

Biyotransformasyon

Deferipron, esas olarak bir glükronid konjügatına dönüşmektedir. Bu metabolitin, deferipronun 3-hidroksi grubunun inaktivite olması nedeniyle demir bağlama özelliği bulunmamaktadır. Glukuronidin doruk serum konsantrasyonu, deferipron alımından 2 -3 saat sonra gerçekleşmektedir.

Eliminasyon

İnsanlarda deferipron esas olarak böbreklerden atılmaktadır. İlk 24 saat içinde, alınan dozun % 75 -% 90 ’ının, serbest deferipron, glukuronid metaboliti ve demir-deferipron kompleksi şeklinde idrarda kazanıldığı bildirilmiştir. Feçesle de değişen miktarlarda atılım olduğu bildirilmiştir. Hastaların çoğunda eliminasyon yarı ömrü 2 -3 saat arasındadır.

Hastalardaki karakteristik özellikler

Karaciğer yetmezliği:

Karaciğer yetmezliği olan hastalarda deferipronun biyoyararlanımı incelenmemiştir.
Transfüzyona bağımlı P-talasemi ve karaciğer sirozu olan ancak karaciğer yetmezliği belirtisi göstermeyen hastalarda deferipronun emilimi, biyotransformasyonu ve idrarla atılımının belirlenmesi için bir çalışma gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmada deferipronun farmakokinetiği, sirozun açık belirtilerini göstermeyen kronik tedavi gören talasemi hastaları üzerinde gerçekleştirilen başka bir çalışmada elde edilen sonuçlara benzemektedir.
Deferipron karaciğerde metabolize olduğundan, karaciğer yetmezliği olan hastalarda dikkatli olunması gerekmektedir. Ferriprox ile tedavi sırasında karaciğer fonksiyonu takip edilmelidir.

Böbrek yetmezliği:

Böbrek yetmezliği olan hastalarda deferipronun biyoyararlanımı incelenmemiştir. Böbrek yetmezliği olan hastalarda doz ayarlaması için spesifik yol göstermeyi destekleyecek veri olmasa da, bu hastalarda Ferriprox dozunun azaltılmasında dikkatli olunmalıdır.
Deferipronun farklı bir formülasyonunun kullanıldığı bir çalışmada, deferipron glukuronidin eliminasyon yarı ömrünün, kreatinin klerensi ile ile anlamlı korelasyon gösterdiği, ancak deferipronun eliminasyon yarı ömrünün göstermediği görülmüştür. Bu koşullar altında, farmakolojik olarak inaktif bir bileşik olan deferipron glukuronidin birikim yapması mümkündür. Bu bilgiler ışığında, böbrek yetmezliği olan hastalarda advers olay riski artabileceğinden bu tür hastalara Ferriprox verilirken dikkatli olunmalıdır.
Ferriprox’la tedavi sırasında böbrek fonksiyonu takip edilmelidir (Bkz. Bölüm 4.4.)

Pediyatrik popülasyon:

Deferipronun farmakokinetiği, pediyatrik popülasyon üzerinde incelenmemiştir.

Geriyatrik popülasyon:

5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

Fare, sıçan, tavşan, köpek ve maymunlar üzerinde klinik dışı deneyler gerçekleştirilmiştir.

Demir yüklenmesi yapılmamış hayvanlara 100 mg/kg/gün doz verildiğinde, en sık rastlanan bulgular kemik iliği hiposelüliritesi ve periferal kanda WBC, RBC ve/veya platelet sayımında azalmadır.

Demir yüklemesi yapılmamış hayvanlara 100 mg/kg/gün ve daha fazla doz verildiğinde, timusda, lenfoid dokularda ve testiste atrofi, adrenalde hipertrofi bildirilmiştir.

Deferipronla hayvanlarda yapılan bir karsinojenisite çalışması yoktur. Deferipronun genotoksik potansiyeli bir dizi in vivo ve in vitro testle değerlendirilmiştir. Deferipron doğrudan bir mutajenik etki göstermemiştir. Bununla birilikte in vitro tayinlerde ve in vivo olarak hayvanlarda klastojenik etki göstermiştir.

Üreme ile ilgili çalışmalarda deferipron, demir yüklemesi yapılmamış sıçan ve tavşanlara en az 25 mg/kg/gün dozda verildiğinde teratojenik ve embriyotoksik etki göstermiştir.
Hayvanlar üzerinde yapılmış bir prenatal ve postnatal üreme çalışması bulunmamaktadır.