SUTENT 12.5 mg 28 kapsül Zararları

Pfizer Firması

Güncelleme : 3 Temmuz 2018

Sutent zararları, Sutent önlemler, Sutent riskler, Sutent uyarılar, Sutent yan etkisi, Sutent istenmeyen etkiler, Sutent cinsel, Sutent etkileri, Sutent tedavi dozu, Sutent aç mı tok mu, Sutent hamilelik, Sutent emzirme, Sutent alkol, Sutent kullanımı bilgilerini içerir.

İstenmeyen etkiler

Solid tümörlü hastaların SUTENT tedavisi ile ilişkili tedaviye bağlı en önemli ciddi istenmeyen olaylar arasında pulmoner emboli (%1), trombositopeni (%1), tümör hemorajisi (%0.9), febril nötropeni (%0.4) ve hipertansiyon (%0.4) sayılabilir. Yorgunluk; diyare, bulantı, stomatit, dispepsi ve kusma gibi gastrointestinal bozukluklar; ciltte renk değişikliği; disguzi ve anoreksi, en yaygın (hastaların en az %20’sinde) görülen her gradeden tedaviye bağlı istenmeyen olaylardır. Yorgunluk, hipertansiyon ve nötropeni en yaygın grade 3 tedaviye bağlı maksimum şiddetli advers olaylardır ve lipaz artışı solid tümörlü hastalarda grade 4 tedaviye bağlı en sık meydana gelen istenmeyen olaydır.

Faz 3 çalışmada, GIST ve mRCC hastalarının >%2’sinde ve pankreatik NET hastalarının >%5’inde bildirilen advers reaksiyonlar, sistem ve sıklık derecesine göre aşağıda listelenmiştir.

Çok yaygın (>1/10), yaygın (>1/100 ila <1/10), yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100), seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000), çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor) olarak tanımlanmaktadır.

Kan ve lenf sistemi bozuklukları

Çok Yaygın: Anemi, trombositopeni, nötropeni, lökopeni Yaygın: Lenfopeni

Endokrin bozuklukları

Çok yaygın: Hipotiroidizm

Metabolizma ve beslenme bozuklukları

Çok Yaygın: İştahsızlık Yaygın: Dehidratasyon

Psikiyatrik bozukluklar

Yaygın: Uykusuzluk, depresyon

Sinir sistemi bozuklukları

Çok Yaygın: Disguzi, baş ağrısı, tat bozuklukları

Yaygın: Parestezi, sersemlik, periferal nöropati, hipoestezi, hiperestezi

Göz bozuklukları

Yaygın: Lakrimasyon artışı, göz kapağında ödem

Vasküler bozukluklar

Çok Yaygın: Hipertansiyon Yaygın: Flushing, kızarma

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal bozukluklar

Çok Yaygın: Burun kanaması

Yaygın: Dispne, faringolaringeal ağrı, öksürük, disfoni (ses çıkarmada güçlük), burunda kuruluk, plevral efüzyon, nazal konjesyon, efor dispnesi

Gastrointestinal bozukluklar

Çok Yaygın: Abdominal ağrı, ağız ağrısı, gaz, ağız kuruluğu, diyare, mide bulantısı, stomatit, dispepsi, kusma, kabızlık, glossodini

Yaygın: Gastro-özofagial reflü rahatsızlığı, disfaji, oral ülserler, oral rahatsızlık, çelit, diş eti kanaması, proktalji, rektal hemoraji, midede rahatsızlık, geğirme

Deri ve derialtı doku bozuklukları

Çok Yaygın: Cilt kuruluğu, ciltte renk değişikliği, palmar-plantar eritrodizestezi sendromu, döküntü, saç renginde değişim, saç dökülmesi, eritem

Yaygın: Kızarıklık, kaşınma, deride lezyon, deri reaksiyonu, dermatit, pirürit, periorbital ödem, tırnak bozuklukları, ciltte soyulma, blister, akne, hiperkeratoz

Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik bozuklukları

Çok Yaygın: Ekstremitelerde ağrı,

Yaygın: Miyalji, artralji, kas spazmı, sırt ağrısı, kas güçsüzlüğü, kas iskelet ağrısı

Böbrek ve idrar bozuklukları

Yaygın: Kromatüri

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin bozukluklar

Çok Yaygın: Asteni, yorgunluk, mukozal inflamasyon, ödem Yaygın: Grip benzeri belirtiler, ürperme, ateş, ağrı, göğüs ağrısı

Araştırmalar

Çok yaygın: Ejeksiyon fraksiyonunda azalma, kilo kaybı

Yaygın: Lipaz artışı, kan kreatini fosfokinaz artışı, herhangi bir advers olay, trombosit sayısında azalma, lökosit sayısında azalma, hemoglobin azalması, amilaz artışı, aspartat amino transferazda artış, kan kreatin artışı, kan basıncı artışı, alanin amino transferaz artışı

Sutent ile Faz 3 pankreatik NET çalışmasında bildirilen yan etkiler:

Kan ve lenf sistemi bozuklukları

Çok Yaygın: Trombositopeni, nötropeni Yaygın: Lökopeni

Endokrin bozuklukları

Yaygın: Hipotiroidizm

Metabolizma ve beslenme bozuklukları

Çok Yaygın: Anoreksi Yaygın: İştahta azalma

Psikiyatrik bozukluklar

Yaygın: Uykusuzluk

Sinir sistemi bozuklukları

Çok Yaygın: Disguzi, baş ağrısı Yaygın: Baş dönmesi

Göz bozuklukları

Yaygın: Göz kapağında ödem

Vasküler bozukluklar

Çok Yaygın: Hipertansiyon

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal bozukluklar

Çok yaygın: Burun kanaması Yaygın: Dispne

Gastrointestinal bozukluklar

Çok Yaygın: Diyare, mide bulantısı, kusma, stomatit, karın ağrısı, dispepsi

Yaygın: Kabızlık, abdominal ağrı, ağız kuruluğu, flatulans, diş eti kanaması, aftöz

stomatit

Deri ve derialtı doku bozuklukları

Çok Yaygın: Palmar-plantar eritrodizestezi sendromu, döküntü, deride kuruluk, saç renginde değişim

Yaygın: Tırnak hastalıkları, eritem, deride sarılık, saç dökülmesi

Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik bozuklukları

Yaygın: Ekstremitelerde ağrı, artralji

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin bozukluklar

Çok yaygın: Yorgunluk, asteni, mukozal enflamasyon

Araştırmalar

Çok yaygın: Kilo kaybı, herhangi bir advers olay

Pazarlama sonrası deneyim:

Sunitinibin onay sonrası kullanımı sırasında aşağıdaki istenmeyen reaksiyonlar belirlenmiştir. Bunlar; devam eden çalışmalar, genişletilmiş erişim programları, klinik farmakoloji çalışmaları ve onaylanmamış endikasy onlarda yapılan araştırıcı çalışmalardan gelen ciddi yan etkileri içeren raporlardan gelmektedir.

Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar:

Bazı vakalarda ölümcül ciddi enfeksiyonlar (nötropenili veya değil) rapor edilmiştir. Sunitinib tedavisi sırasında en sık gözlenen enfeksiyonlar solunum yolları, idrar yolları, deri enfeksiyonları ve sepsis gibi kanser hastalarında tipik olarak görülen enfeksiyonlardır. Bazen fatal olabilen perineum dahil nekrotizan fasiit seyrek olarak gözlenmiştir.

Kan ve lenf sistemi bozuklukları:

Seyrek olarak trombotik mikroanjiyopati vakaları rapor edilmiştir. Sunitinib tedavisinin geçici olarak durdurulması önerilir; düzelmeyi takiben, tedavi eden doktorun kararı ile tedavi devam ettirilebilir.

Bağışıklık sistemi bozuklukları:

Anjiyoödemi de içeren aşırı duyarlılık reaksiyonları raporlanmıştır.

Endokrin bozuklukları:

Bazılarını hipotiroidizmin takip ettiği seyrek hipertiroidizm vakaları, klinik çalışmalar ve pazarlama sonrası deneyimde rapor edilmiştir (Bölüm 4.4’e bakınız).

Sinir sistemi bozuklukları:

Tad alma kaybı dahil tad almada değişiklik rapor edilmiştir.

Kardiyak bozukluklar:

Bazıları ölümle sonuçlanan kardiyomiyopati, kalp yetmezliği, miyokard vakaları rapor edilmiştir.

Yaygın olmayan: Kalp yetersizliği, konjestif kalp yetersizliği, sol ventriküler yetmezlik, perikard efüzyonu

Seyrek: QT aralığı artışı, torsade de pointes

Damar bozuklukları:

Sunitinible tedavi edilen hastalarda bazen ölümcül (fatal) olabilen arteriyel tromboemboli vakaları rapor edilmiştir. En sık görülen olaylar: serebrovasküler bozukluk, geçici iskemik atak ve serebral infarktüstür. Altta yatan malignan bozukluk ve 65 yaşın üstünde olmaya ilaveten arteriyel tromboemboli ile ilişkili risk faktörleri; hipertansiyon, diyabet ve daha önce tromboembolik bozukluk geçirmiş olmaktır.

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları:

Bazıları ölümcül olabilen pulmoner emboli vakaları bildirilmiştir. Yaygın olmayan: Hemoptizi, plevral efüzyon, solunum yetmezliği

Gastrointestinal bozukluklar:

Yaygın olmayan: Pankreatit Seyrek: Gastrointestinal perforasyon

Hepato-bilier bozuklukları:

Yaygın olmayan: Karaciğer yetmezliği, hepatit

Kas-iskelet sistemi ve bağ doku bozuklukları:

Bazıları akut böbrek yetersizliği ile birlikte olan seyrek miyopati ve/veya rabdomiyolizis olguları rapor edilmiştir. Bu hastaların çoğunda, önceden var olan risk faktörleri vardı ve/veya bu istenmeyen reaksiyonlarla ilişkili oldukları bilinen eş zamanlı tedaviler almaktaydılar. Kas toksisitesinin belirtileri veya semptomları görülen hastaların bakımları standart tıbbi uygulamalar doğrultusunda yapılmalıdır.

Fistül oluşumu: Bazı olgularda ölümle sonuçlanan, tümör nekrozu ve/veya regresyonu ile bazen ilişkili fistül oluşumu rapor edilmiştir.

Yaygın olmayan: Yara iyileşmesinde gecikme

Böbrek ve üriner bozukluklar:

Bazıları ölümle sonuçlanan böbrek bozukluğu ve/veya böbrek yetmezliği vakaları rapor edilmiştir.

Proteinüri ve seyrek olarak nefrotik sendrom vakaları rapor edilmiştir. Başlangıç idrar analizi önerilir ve hastalarda proteinürinin gelişmesi veya kötüleşmesi gözlenmelidir. Orta ila ciddi proteinürili hastalarda sunitinib tedavisinin devam ettirilmesinin güvenilirliği, sistematik olarak değerlendirilmemiştir. Nefrotik sendromlu hastalarda sunitinib tedavisine son verilmelidir.

Araştırmalar: