KALIKSIR 4 mg/5 ml IV infüzyon için konsantre çözelti içeren flakon Zararları

Sanovel Firması

Güncelleme : 3 Temmuz 2018

Kaliksir zararları, Kaliksir önlemler, Kaliksir riskler, Kaliksir uyarılar, Kaliksir yan etkisi, Kaliksir istenmeyen etkiler, Kaliksir cinsel, Kaliksir etkileri, Kaliksir tedavi dozu, Kaliksir aç mı tok mu, Kaliksir hamilelik, Kaliksir emzirme, Kaliksir alkol, Kaliksir kullanımı bilgilerini içerir.

İstenmeyen etkiler

Zoledronik asit, 4 mg için advers reaksiyonların sıklığı temel olarak kronik tedaviden elde edilen verilere dayanmaktadır. Zoledronik asit ile advers etkiler genellikle hafif ve geçicidir ve diğer bifosfonatlar ile bildirilenlere benzerdir. Zoledronik asit ya da pamidronat 90 mg alan hastaların yaklaşık üçte birinde bu reaksiyonların oluşması beklenebilir. İntravenöz uygulamada en sık grip-benzeri bir sendrom ortaya çıkmış, hastaların yaklaşık % 9’unda kemik ağrısı, ateş. yorgunluk ve rigor ile seyreden bir durum saptanmıştır. Hastaların yaklaşık % 3"ünde seyrek artralji ve miyalji vakaları bildirilmiştir.

Sıklıkla, böbrekle kalsiyum atılımındaki azalma, hastaların yaklaşık % 20’sinde serum fosfat düzeylerinde asemptomatik ve tedavi gerektirmeyen bir düşüş oluşturmaktadır. Hastaların yaklaşık % 3 "ünde serum kalsiyumu asemptomatik hipokalsemik düzeylere düşebilir.

Zoledronik asit intravenöz infüzyonu takiben, bulantı (% 5.8) ve kusma (% 2.6) gibi gastrointestinal reaksiyonlar bildirilmiştir. Hastaların % Tinden daha azında infüzyon yerinde kızarıklık veya şişme ve/veya ağrı gibi lokal reaksiyonlar da gözlenmiştir.

Zoledronik asit 4 mg ile tedavi edilen hastaların % 1.5’ inde anoreksi bildirilmiştir.

Az sayıda döküntü ya da kaşıntı vakası gözlenmiştir (%1’den az).

Diğer bifosfonatlarda olduğu gibi, yaklaşık % l’inde konjonktivit vakaları bildirilmiştir.

Kemik metastazı görülen popülasyonda böbrek fonksiyonunun bozulmasıyla ilgili bazı raporlar vardır (%2.3). bununla birlikte, bu hasta popülasyonundaki diğer risk faktörleri de bu duruma yol açmış olabilirler. Plasebo kontrollü çalışmaların toplu olarak değerlendirildiği verilere göre, zoledronik asit 4 mg alan hastaların %5.2’sinde buna karşılık plasebo alanların %4.2’sinde şiddetli anemi (Hb<8.0 g/dl) bildirilmiştir.

Aşağıda sıralanan advers ilaç reaksiyonları, daha çok zoledronik asit ile kronik tedavi uygulanmış klinik çalışmalardan elde edilmiştir:

Advers ilaç reaksiyonları, en sık görülen advers reaksiyon ilk sırada olacak şekilde sıklıklarına göre aşağıda sıralanmıştır. Her sıklık grubunda advers reaksiyonlar azalan ciddiyet derecesine göre sıralanmıştır.

Çok yaygın (>1/10), yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)

Kan ve lenf sistemi hastalıkları

Yaygın: Anemi

Yaygın olmayan: Trombositopeni. lökopeni

Seyrek: Pansitopeni

Bağışıklık sistemi hastalıkları

Yaygın olmayan:

Aşırı duyarlılık reaksiyonu

Seyrek:

Anjiyonörotik ödem

Psikiyatrik hastalıkları

Yaygın olmayan: Anksiyete, uyku bozukluğu

Seyrek: Konfıizyon

Sinir sistemi hastalıkları

Yaygın: Başağnsı

Yaygın olmayan:

Baş dönmesi, parestezi, tat bozuklukları, hipoestezi, hiperestezi, tremor

Göz hastalıkları

Yaygın: Konjonktivit

Yaygın olmayan: Bulanık görme

Çok seyrek: Üveit, episklerit

Kardiyak hastalıkları

Yaygın olmayan: Hipertansiyon, hipotansiyon

Seyrek: Bradikardi

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları

Yaygın olmayan: Dispne. öksürük

Gastrointestinal hastalıkları

Yaygın:

Bulantı, kusma, anoreksi Yaygın olmayan:

Diyare, konstipasyon. karın ağrısı, dispepsi, stomatit, ağız kuruluğu

Deri ve deri altı doku hastalıkları

Yaygın olmayan:

Kaşıntı, döküntü (eritematöz ve maküler döküntüler dahil), terleme artışı

Kas-iskelet bozukluklar, bağ doku ve kemik hastalıkları

Yaygın:

Kemik ağrısı, miyalji, artralji, genel ağrı

Yaygın olmayan: Kas krampları

Böbrek ve idrar hastalıkları

Yaygın:

Böbrek bozukluğu Yaygın olmayan:

Akut böbrek yetmezliği, hematüri. proteinüri

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıkları

Yaygın:

Ateş, grip-benzeri sendrom (yorgunluk, rigor, keyifsizlik ve ateş basması dahil) Yaygın olmayan:

Asteni, periferik ödem, enjeksiyon bölgesi reaksiyonları (ağrı, iritasyon. şişme, sertleşme dahil), göğüs ağrısı, kilo artışı

Araştırmalar

Çok yaygın: Hipofosfatemi

Yaygın:

Kan kreatinini ve kan üresinde artış ve hipokalsemi

Yaygın olmayan: Hipomagnezemi, hipokalemi

Seyrek:

Hiperkalemi. hipernatremi

Zoledronik asit ile gözlemlenmemiş olsa da, diğer bifosfonatlar, asetilsalisilik aside duyarlı astım hastalarında bronkokonstriksiyon ile ilişkilendirilmişlerdir.

Postmenopozal osteoporoz (PMO) tedavisinde yılda 5 mg zoledronik asidin etkililik ve güvenliliğinin plaseboya karşı değerlendirildiği 3 yıl süren, randomize, çift-kör kontrollü bir çalışmada, atriyal fıbrilasyonun tüm insidansı 5 mg zoledronik asit ve plasebo alan hastalarda sırasıyla %2.5 (3862 hastanın 96?sında) ve %1.9 (3852 hastanın 75"inde) olarak tespit edilmiştir. Atriyal fıbrilasyon ciddi advers etkilerinin oranı 5 mg zoledronik asit ve plasebo alanlarda, sırasıyla %1.3 (3862 hastanın 51’inde) ve % 0.6 (3852 hastanın 22’sinde)"dır. Bu çalışmada gözlemlenen dengesizlik, kanser hastalarında her 3-4 haftada bir 4 mg zoledronik asit ile yapılanlar da dahil olmak üzere zoledronik asit ile yapılan diğer çalışmalarda gözlemlenmemiştir. Bu tek bir kere yapılan klinik çalışmada atriyal fıbrilasyonun insidansında görülen artışın arkasındaki mekanizma bilinmemektedir.

Pazarlama sonrası deneyim:

Zoledronik asit onay sonrası kullanımı sırasında aşağıdaki istenmeyen etkiler bildirilmiştir. Bu bildirimler büyüklüğü kesin olarak bilinmeyen bir popülasyondan edinildiği ve karışık faktörlere sebep olduğu için, sıklıklarının güvenilir biçimde tahmin edilmesi ya da ilaç maruziyeti ile nedensel bir ilişki belirlenmesi mümkün değildir. Özellikle kanser bulunan ve »

zoledronik asid de dahil olmak üzere (seyrek) bifosfonatlarla tedavi edilen hastalarda, osteonekroz vakaları (başlıca çene) bildirilmiştir. Bu hastaların çoğunda osteomiyelitin de dahil olduğu lokal enfeksiyon semptomları görülmüştür ve kanser hastalanyla ilgili raporların çoğunda diş çekimi veya diğer diş ameliyattan yer almaktadır. Çene osteonekrozunun, kanser teşhisi, eşlik eden tedaviler (örn: kemoterapi. radyoterapi, kortikosteroidler) ve eşlik eden durumları (örn: anemi, koagülopati, enfeksiyon, önceden var olan oral hastalıklar) kapsayan iyi dökümante edilmiş risk faktörleri mevcuttur. Nedensellik ilişkisi tayin edilmemiş olmakla beraber, iyileşme sürecini uzatabileceğinden dolayı, diş ameliyatlarının yapılmaması konusunda ihtiyatlı olunmalıdır (Bkz. Bölüm 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri). Eldeki veriler çene kemiğinde osteonekroz bildirimlerinin büyük bir kısmının tümör tipine (ilerlemiş meme kanseri, multipl miyelom) dayandığını ileri sürmektedir.