IDAMEN IV 20 mg/20 ml enjektabl çöz. içeren flakon Uyarılar

Mustafa Nevzat Firması

Güncelleme : 3 Temmuz 2018

Idamen uyarılar, Idamen zararları, Idamen önlemler, Idamen riskler, Idamen yan etkisi, Idamen alerji, Idamen alkol, Idamen hamileler, Idamen emzirme, Idamen araç kullanımı, Idamen fazla alınırsa bilgilerini içerir.

Uyarılar

UYARILAR

1. İDAMEN serbestçe akan intravenöz infüzyon şeklinde hastaya enjekte edilmelidir. Aslakas içine veya subkütan olarak verilmemelidir. Beyin zarı içine (intratekal) uygulanmaz.Kullanım esnasında ekstravazasyon varsa ağır lokal doku nekrozu oluşabilir.

2. İDAMEN diğer antrasiklinler ile birlikte kullanıldığında konjestif kalp yetmezliğinevaran miyokardiyal toksisiteye neden olabilir. Kardiyotoksisite önceden antrasiklinkullanmış veya önceden kalp hastalığı olan kişilerde daha yaygındır.

3. Genellikle antilösemik ajanlarda olduğu gibi, İDAMEN etkin terapötik dozlardakullanıldığında ağır miyelosüpresyon oluşur.

4. İDAMEN lösemi kemoterapisinde deneyimli bir doktor gözetimi altında, ilacıntoleransının izlenebileceği, ilacın toksisite riskine karşı hastayı koruyacak ve budurumun sürekliliğini sağlayabilecek laboratuvarı ve destekleyici olanakları yeterli olanmerkezlerde hastaya uygulanmalıdır. Doktor ağır kanama koşullarında ve/veya çokşiddetli enfeksiyon durumunda tam ve hızlı davranma yeteneğine sahip olmalıdır.

5. Karaciğer ve böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda doz azaltılabilir (Bkz. Bölüm

4.2 Pozoloji ve uygulama şekli).

Genel

İDAMEN sitotoksik kemoterapide uzmanlaşmış deneyimli doktorların denetimi altında uygulanmalıdır.

Hastalığın ve/veya tedavisinin ağır komplikasyonlarının (kanama, çok şiddetli enfeksiyon gibi) etkin ve acil tedavisinin gerçekleştirildiğinden emin olunmalıdır.

İdarubisin ile tedaviye başlamadan önce hastaların, önceki sitotoksik tedaviye bağlı akut toksisitelerinin (stomatit, nötropeni, trombositopeni ve yaygın enfeksiyon gibi) ortadankaldırılması gerekir.

Hematolojik toksisite

İdarubisin kemik iliği aktivitesini güçlü bir biçimde baskılar. Terapötik dozlarda bütün hastalarda, ciddi miyelosüpresyon görülür.

İdarubisinle her bir tedavi siklusu öncesinde ve sırasında detaylı beyaz kan hücre sayımları dahil hematolojik profil değerlendirilmelidir.

Doza bağlı, geri dönüşümü olan lökopeni ve/veya granülositopeni (nötropeni) idarubisinin belirgin olarak hematolojik toksisite belirtisidir ve bu ilacın en yaygın akut doz kısıtlayıcıtoksisitesidir. Lökopeni ve nötropeni genellikle şiddetlidir; trombositopeni ve anemi degörülebilir. Nötrofıl ve trombosit sayıları genellikle ilacın verilmesinden 10 ila 14 gün sonra endüşük düzeylerine ulaşır; ancak üçüncü hafta esnasında normale döner. Ciddi miyelosüpresyonklinik olarak ateş, enfeksiyonlar, sepsis/septisemi, septik şok, kanama, dokuda hipoksi veyaölümle sonuçlanır.

Sekonder Lösemi

İdarubisin dahil antrasiklinlerle tedavi edilen hastalarda, prelösemik faz ile veya olmaksızın sekonder lösemi bildirilmiştir. Bu tür ilaçlar DNA’ya hasar veren antineoplastik ajanlarlakombinasyon olarak verildiğinde, hastalar daha önce sitotoksik ilaçlarla yoğun tedavi edildiğindeveya antrasiklin dozları yükseltildiğinde sekonder lösemi oluşumu daha yaygındır. Bulösemilerde 1 ila 3 yıllık gecikme periyodu olabilir.

Kardiyak Fonksiyon

Kardiyotoksisite antrasiklin tedavisinin bir riski olup, erken (akut) veya geç (gecikmiş) olaylar olarak belirtilebilir.

Erken (akut) Olaylar: İdarubisinin erken kardiyotoksisitesi, başlıca sinüs taşikardisi ve/veya non-spesifık ST-T dalga değişiklikleri gibi elektrokardiyogram (EKG) anomalileridir. Prematüre ventriküler kontraksiyonlar ve ventriküler taşikardiyi içeren taşiaritmiler, bradikardi, bununyanında atriyoventriküler ve dal bloğu da rapor edilmiştir. Bu etkiler, sonradan gelişecek olangecikmiş kardiyotoksisitenin genellikle habercisi değildir, klinik önemi nadirdir ve idarubisintedavisinin kesilmesi için genellikle bir neden değildir.

Geç (gecikmiş) olaylar: Gecikmiş kardiyotoksisite genellikle tedavinin geç döneminde veya tedavinin sonlandırılmasından sonra 2 ila 3 ay içinde gelişir. Ancak daha geç olaylar tedavinintamamlanmasından sonraki aylarda/yıllarda da rapor edilmiştir. Gecikmiş kardiyomiyopati solventrikül ejeksiyon fraksiyonunda (LVEF) azalma ve/veya dispne, pulmoner ödem, ödem,kardiyomegali, hepatomegali, oligüri, asit, plevral efüzyon ve gallop ritmi gibi konjestif kalpyetmezliğinin belirti ve semptomları ile ortaya çıkar. Perikardit/miyokardit gibi subakut etkileride rapor edilmiştir. Hayatı tehdit eden konjestif kalp yetmezliği antrasikline bağlıkardiyomiyopatinin en ağır şeklidir ve ilacın kümülatif doz kısıtlayıcı toksisitesidir.

İDAMEN için kümülatif doz limiti henüz belirlenememişse de, 150-290 mg/m kümülatif intravenöz doz alan hastaların % 5’inde idarubisinle ilişkili kardiyomiyopati bildirilmiştir.

İDAMEN ile tedaviye başlamadan önce ciddi kardiyak yetmezliğe yakalanma riskini minimize etmek için hastaların kardiyak fonksiyonları değerlendirilmelidir. Tedavi sırasında LVEFnindüzenli olarak izlenmesi ve fonksiyon bozukluğuna dair ilk belirtide İDAMEN’in hemenkesilmesi riski azaltabilir. Kardiyak fonksiyonun (LVEF değerlendirilmesi) tekrarlayandeğerlendirilmesi için uygun kantitatif metod, MUGA taraması veya ekokardiyografıdir(ECHO). Özellikle artmış kardiyotoksisite risk faktörleri olan hastalarda, başlangıçta kardiyakdeğerlendirme yapılması, EKG ve MEiGA taraması ya da ECHO ile önerilir. Özellikle dahayüksek, kümülatif antrasiklin dozları ile MEİGA veya ECHO tekrarlanarak LVEF tayinleriyapılmalıdır. Değerlendirme için kullanılan teknik, takip boyunca tutarlı olmalıdır.

Kardiyak toksisite risk faktörlerine, aktif veya gizli kardiyovasküler hastalık, perikardiyal/mediyastinal bölgeye eşzamanlı uygulanan veya daha önceden uygulanmışradyoterapi, daha önceden diğer antrasiklinlerle veya antrasenedionlarla tedavi ve kardiyakkontraktiliteyi baskılayabilen ilaçların veya kardiyotoksik ilaçların (trastuzumab gibi) eşzamanlıkullanımı dahildir. İdarubisini içeren antrasiklinler, hastanın kardiyak fonksiyonları yakındanizlenmedikçe diğer kardiyotoksik ajanlar ile birlikte kullanılmamalıdır. Özellikle trastuzumabgibi uzun yarı ömrü olan diğer kardiyotoksik ajanlar ile tedavinin durdurulmasından sonra,antrasiklin kullanan hastalarda kardiyotoksisiste gelişme riski daha yüksektir. Trastuzumabınyaklaşık yarı ömrü 28,5 gündür ve dolaşımda 24 haftaya kadar kalabilir. Bu sebeple, doktorlarmümkün olduğunda trastuzumab kesildikten sonra 24 haftaya kadar antrasiklin temelli tedavidenkaçınmalıdır. Eğer bu zamandan önce antrasiklin kullanıldıysa, kardiyak fonksiyonların dikkatlitakibi önerilmektedir.

Yüksek kümülatif dozları alan ve risk faktörleri olan hastalarda kardiyak fonksiyonlar dikkatle izlenmelidir. Ancak, kardiyak risk faktörleri olsun veya olmasın daha düşük kümülatif dozlardaidarubisinle kardiyotoksisite görülebilir.

Bebeklerde ve çocuklarda antrasikline bağlı kardiyak toksisiteye hassasiyet daha yüksektir ve kardiyak fonksiyonlar uzun süreli olarak değerlendirilmelidir.

İdarubisin ve diğer antrasiklinler veya antrasenedionların toksisitesinin aditif olması muhtemeldir.

Karaciğer ve Böbrek Fonksiyonları

Karaciğer ve/veya böbrek fonksiyon bozuklukları idarubisinin itrahım etkileyebileceğinden, tedaviden önce ve tedavi sırasında karaciğer ve böbrek fonksiyonları alışılmış klinik laboratuvartestleri ile (serum bilirubin ve serum kreatinin esas alınarak) tayin edilmelidir. Birçok faz IIIklinik çalışmada biliribun ve/veya kreatinin serum düzeyi % 2 mg’ı aştığında tedavi kontrendikeolmuştur. Diğer antrasiklinlerle tedavi sırasında bilirubin düzeyi % 1.2 - 2.0 mg arasındabulunduğunda doz genellikle %50 oranında azaltılır.

Gastrointestinal

İdarubisin emetojeniktir. Mukozit (başlıca stomatit, daha az sıklıkta özefajit) genellikle ilaç alımından sonra erken dönemde görülür ve eğer ağır ise, birkaç gün içinde mukozal ülsergelişebilir. Hastaların çoğunda tedavinin üçüncü haftasında bu advers olay iyileşir (Bkz. Bölüm

4.2 Pozoloji ve uygulama şekli). Akut lösemisi olan veya diğer patolojik hikayesi olan veyagastrointestinal komplikasyona neden olabilecek ilaç öyküsü olan, oral idarubisin alanhastalarda, bazen ciddi gastrointestinal yan etkiler (kanama veya perforasyon) gözlemlenmiştir.Doktorlar, kanama ve/veya perforasyon riski taşıyan aktif gastrointestinal hastalığa sahiphastalarda idarubisin kullanımının faydasını riskine karşı dengelemelidir.

Enjeksiyon yerindeki etkiler

Küçük damarın içine enjeksiyon veya aynı damarın içine daha önce yapılmış enjeksiyonlar sonucunda fleboskleroz gelişebilir. Uygulamanın önerilen şekilde yapılması ile enjeksiyonbölgesinde flebit/ tromboflebit riski minimuma indirilebilir (Bkz. Bölüm 4.2 Pozoloji veuygulama şekli).

Ekstravazasyon

İdarubisinin damar dışına çıkması (ekstravazasyonu) lokal ağrıya, ciddi doku lezyonlarına (vesikasyon, ciddi selülit) ve nekroza yol açabilir.

İDAMEN’in intravenöz kullanımı esnasında ekstravazasyon ile ilgili belirtiler ve bulgular görüldüğünde infüzyon kesilmelidir.

Böyle bir durumda başka bir damardan yeni bir uygulamaya başlanmalıdır.

Tümör lizis sendromu

Neoplastik hücrelerin ilaca bağlı hızlı lizisin eşlik ettiği yaygın pürin katabolizmasının neticesi olarak idarubisin hiperürisemiyi indükleyebilir (tümör lizis sendromu). Tedaviye başladıktansonra kan ürik asid düzeyi, potasyum, kalsiyum fosfat ve kreatinin düzeyi değerlendirilmelidir.Hiperürisemiyi önlemek için hidrasyon, idrar alkalizasyonu ve alopurinol ile profılaksi, tümörlizis sendromunun potansiyel komplikasyonlarını minimize edebilir.

İmmünosüpresan etkiler / enfeksiyonlara duyarlılığın artışı

İdarubisin dahil kemoterapötik ajanlarla bağışıklığı ileri derecede azalan hastalarda canlı veya canlılığı azaltılmış aşıların uygulanması, ciddi veya ölümcül enfeksiyonlarla sonuçlanabilir.İDAMEN alan hastaları canlı aşı ile aşılamaktan kaçınılmalıdır. Cansız veya inaktive aşılaruygulanabilir; ancak bu tür aşılara yanıt azalabilir.

Üreme sistemi

İDAMEN ile tedavi edilen erkeklere tedavi esnasında kontraseptif tedbirlerin alınması tavsiye edilir. Uygun ve mevcut ise, tedavinin neden olduğu geri dönüşümsüz infertilite ihtimalindendolayı sperm dondurulması hakkında tavsiyede bulunulmalıdır.

Diğer

Diğer sitotoksik ajanlarla olduğu gibi, idarubisin kullanımıyla, pulmoner embolizm dahil trombofılebit ve tromboembolik olaylar tesadüfen bildirilmiştir.

Glukoz-galaktoz malabsorbsiyonu, Lapp laktoz yetersizliği ve galaktoz intoleransı gibi nadir kalıtımsal sorunları olan hastalar bu ilacı kullanmamalıdır.

Laboratuvar testleri

Sık kan sayımının yapılması ve karaciğer ile böbrek fonksiyon testlerinin izlenmesi tavsiye edilir.

Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

İDAMEN’in araç veya makine kullanma yeteneği üzerindeki etkisi sistematik olarak değerlendirilmemiştir. Araç ve makine kullanımı sırasında dikkatli olunmalıdır.